Ferda Altıntaş İstanbul’da yaşıyor. Arkadaşlarıyla 2008’de Atlas Yardım Derneği’ni kurdu. Günde 400 kişiye yemek veriyor. Yemek malzeme desteğini yapanlar da, yemekleri pişiren, dağıtanların hepsi de gönüllü. Yoksulun evini de yaptırıyor, engelli olanlara tekerlekli sandalye de dağıtıyorlar. Ama bu yıl hayat pahalılığı yüzünden, derneğin yardım taleplerini karşılayamaz hale geldiğini söylüyor. “Yardımlara bizim artık yetişmemiz mümkün olmuyor. Çünkü, yardım yapanlar da yardım yapamaz ya da daha az yapar hale geldi” diyor.
GÖZÜ MOR ANNEYİ GÖRÜNCE
Tamamen gönüllülerden oluşan bir hareket olduklarını belirten Ferda Altıntaş, SÖZCÜ’nün sorularını şöyle yanıtladı: “Başta sadece eğitim faaliyetlerine destek oluyor gönüllü arkadaşlar kurslara gidemeyenlere kurs desteğinde bulunuyorduk. Annelere de doğum kontrolünden çocuk bakımına kadar eğitimler vermeye başladık. Bir gün bir anne geldi. Gözü mordu. Çocuğu bir şey istemiş. Alamamış. Eşinden para isteyince eşinde de para yokmuş. Eşi sinirlenmiş ve şiddet uygulamış. Kendisine iş bulduk, çocuğuna da baktık. Bu olay, çocuklar için oyun odası açmamıza vesile oldu. Bugün çocuklarımız var. Onların başlarında da gönüllü öğretmenlerimiz bulunuyor.
YÜZLERCE MESAJ ALIYORUZ
Gördük ki insanların yemeğe ihtiyacı var. Aşevi kurmaya karar verdik. Vefat eden yakınları için burada isteyenlere de ayrıca yemek yapıp dağıtmaya baymadık. Şu anda 400 aileye yemek dağıtıyoruz. Her gün 10 kadın arkadaşımız yemekleri yapıyor. Yemeklerin malzemelerini de yine gönüllülerden geliyor. Yardım için her gün yüzlerce mesaj alıyorum. Bırakın mesajı kapımıza gelenin haddi hesabı yok. Gurur nedeniyle yardım istemeye gelemeyenler vardı. Onlardan intihar edenler olduğunu da yakınlarından öğrenmiştik. Bana kalırsa şu an çocuklar ve anneler kadar yaşlılar acayip kötü durumda. Emekli bile olsalar emekli maaşları yetmiyor. Onunla kirayı verseler ne yiyecekler? Derneğimize düzenli yardım eden insanları da hayat pahalılığı etkiledi. Talepleri karşılayamıyoruz.
Kadınlar tencereyi nasıl kaynatacaklarını bilemiyor
Geçen yıl Ramazanda bize yapılan desteklerle 20 bin civarında yardım kolisi dağıttık. Bu yıl yardım talebi çok, ama geçen yıl ki yardım dağıtacak gelirimiz de yok. Yardım isteyenlerin çeşidi de artıyor. Öğrenciler yurt ve kredi borçlarını ödeyemedikleri için destek istiyor. Biz de ne yapacağımızı bilemez hale geldik.
ÇÖPLERDE YİYECEK ARIYORLAR
Hasta yatağı isteyen, tekerlekli sandalye isteyenler var. Örneğin tekerlekli sandalyeyi geçen yıl 700-750 liraya alıp ihtiyaç sahiplerine ulaştırırken, şimdi aynı sandalye şimdi 2 bin 500 liranın üstünde. Tabii biz de almakta zorlandığımız için daha az yardım ulaştırabiliyoruz. Yani, durum kötü. Tüm yardım dernekleri aynı sıkıntıları yaşıyor.
Geçim zorluğunu en çok kadınlar çekiyor. Tencereyi nasıl kaynatacaklarını bilemez hale geldiler. Çöplerin arasında yiyecek arayanların sayısı artık o kadar arttı ki tahmin edemezsiniz. Bize ne kadar çok erzak gönderilirse biz de yemek yapıp daha çok ihtiyaç sahibine ulaştırmak istiyoruz. Ramazan dolayısıyla yine iftarlık vermiş olacaklar. Kendi cebimizden de olsa, başkası da getirse iftarlık vereceğiz. Derneğimiz yönetimi de gönüllülerden oluşuyor. Kimimiz dernek binamızın kirasını, kimimiz elektriğini, suyunu, doğalgazını ödüyor. Bize destek veren doktorlar, öğretmenler var. Örneğin eşimden dolayı aldığım maaşı da, kendi emekli aylığımı da hep hayır işleri için harcıyorum. Bizde herkes böyle. Ama durumun giderek kötüleşmesi, bize gelen insanların öyküleri karşısında kahroluyoruz.”