Genel Sağlık-İş Sendikası Genel Başkanı Derya Uğur, kamudaki eczacıların yetersiz olduğuna ilişkin Cumhuriyet’e değerlendirmelerde bulundu. Uğur, “Kamuda eczane çalışanları, personel yetersizliği nedeniyle ‘hastanelerin ihtiyacı olan tüm ilaç ve tıbbi sarf malzemelerinin ihtiyaç tespitlerinin yapılması, gelen ilaç ve sarf malzemelerinin uygun şekilde depolanması, stok durumu kontrollerinin yapılması, tüketimi azalan ilaç ve sarf malzemelerinin başka hastaneye devrinin sağlanması, firma tarafından gönderilen ilaç ve sarf malzemelerinin alınması, muayene komisyonlarının yapılması, gönderilen ürünün uygunluğunun kontrolü, ilaç ve tıbbi sarf malzemelerinin hastane servis depolarına verilmesi, eczacı denetiminde hasta bazlı ilaç hazırlanması’ gibi birçok görevi yerine getiriyor” dedi. Eczaneye gelen ilaç kolilerinin de eczacılar tarfından taşındığını kaydeden Uğur, “Bu kadar fazla iş yüküne kamu zararı oluşmasını engellemek adına düzenlenen orderdaki ilaçların Sağlık Uygulama Tebliği’ne (SUT) uygun olup olmadığını, dozunu, tedavi planını kontrol etmek de ekleniyor. Eczacılara görevleri olmayan işlerin yaptırılması fiziki ve ruhi çöküntüye sebep oluyor” ifadelerini kullandı.
‘Riskli birim olarak değerlendirilmeli’
Uğur, “Hastanelerde eczaneler; demir parmaklıklar arasında, genelde bodrum katta, ışık görmeyen ve hava almayan kötü fiziki koşullarda bulunuyor. Çoğu kamu hastanesinde de morgun yanına konuşlandırılmıştır” diye konuştu. Tüm bu sorumluluklara göre personel sayısının acilen artırılması gerektiğini kaydeden Uğur, “Teşvik ve ek ödeme haksızlığı giderilmeli ve kat sayısı artırılmalı. Eczane birimleri yakıcı ve tahriş edici ürün barındırdığından riskli birim olarak değerlendirilmeli. Depolama ortamı düzeltilmeli. Meslek tanımları görev ve sorumlulukları netleşmeli. Stok-ilaç-tıbbi sarf planlamaları yapılmalı. Kamu zararının önüne geçilmesi amacıyla hastanenin idari kadrosunda bir eczacı (başhekim yardımcılığı, baş eczacılık v.s) kadrosunun açılması gerekir” değerlendirmesinde bulundu.
